- 29 Eki 2018
- 11,896
- 11,241
Yüz, insanı anlatan , onun hakkında bilgi veren muhteşem bir vücut parçası idi,,
Bilindiği üzere tüm dünyayı sarıp, sarmalamış durumda olan covid 19 virüsü biz insanlara yaşamı dar etmiş ve neredeyse bizim yaşam sevincimizi ruhumuzdan almış gibi,, Salgın tüm kuvveti ile üzerimize büyük bir basınç ile kara bulutlarını bırakmış, bizler ise bu kara bulutların dağılacağı anı mahpusta gün, çölde su, oruçta ekmek gibi bekliyoruz adeta,,
Salgınsız günlerimizde, oyunlar oynardık, şarkılar söylerdik, gezer-tozar idik, işe gidip-gelir idik, ekmek parası kazanmaya çalışır idik,,,,,,
Corona virüsü, çok tehlikeli olmasını, yayılımını çok hızlı bir şekilde gerçekleştirmesine ve vücut organlarımızda bıraktığı çok ağır tahribatlara borçludur,, Durum böyle olunca bilim adamları önderliğinde, virüsten korunma yöntemlerine ilişkin bir rapor hazırlanmış, nota verilmiştir,, Bu raporda, virüsün yayılımını önlemek ve engellemek için , sosyal mesafe, kişisel yalıtım ve izolasyon, koruyucu kıyafetler, maske ve gözlük, eldiven, dezenfektif temizlik gibi korunma yöntemleri açıklanmıştır,,
Bizler yaşamımızı devam ettirir iken birbirimizin yüzlerine bakar, birbirimiz ile göz göze gelir, aşık olur , aşk yaşardık,, Yüzümüz bizim ruhani kimliğimizi ön plana çıkaran adeta seceremizi ortaya döken bir ayna gibi idi,, Şimdi ise corona salgının tam ortasında birbirimizin yüzünü dahi göremiyoruz, maske takıyoruz,, Maske,,,,,,
Hatırlayınız izlediğiniz salgın temalı filmleri,, Bu türden filmleri izlerken oluşturulan bulutlu, sisli, karanlık , güvensiz ortam ambiyanslarını,, Ne garip dimi, çağımız bilim ve teknoloji olmasına rağmen kasvetli bir salgının tam da ortasındayız, güneşi ne zaman göreceğimizi bekliyoruz,, Elbette , güneşli günler göreceğiz, motorları maviliklere süreceğiz, Edip’in de dediği,söylediği gibi,,
Sokağa çıkma yasağının olmadığı zamanlarda, gerek iş için gerekse de ihtiyaçlarımızı gidermek için dışarı çıktığımızda, tıpkı kendimiz gibi maskeli insanlar görüyoruz,, Maskesini takmış, kendini güvende hisseden insanlar,, Hele bayanlar yok mu zaten sahip oldukları muhteşem özgüvenlerinin üzerine bir de maske takıp nasıl da fevkalade bir özgüvenle salına salına yürüyorlar,, Durum böyle olunca ben insanların aynası olan yüzlerini göremiyorum,, Gördüğüm tek şey maskeli suretler ve maskelerin gölgesi altında puslu ve endişe verici bir yaşam,,
Umutsuzluk bizim lügatımızda yok elbet ama bundan belki yüzyıl sonra, salgından geriye bıraktıklarımız , yüzyıl sonrasında yaşayacaklar için dehşet verici bir salgın filmi edası ile onların gözlerine çarpacak; Tüm dünyada anlamsız ve şuursuzca yürüyen maskeli suretler,,
Bilindiği üzere tüm dünyayı sarıp, sarmalamış durumda olan covid 19 virüsü biz insanlara yaşamı dar etmiş ve neredeyse bizim yaşam sevincimizi ruhumuzdan almış gibi,, Salgın tüm kuvveti ile üzerimize büyük bir basınç ile kara bulutlarını bırakmış, bizler ise bu kara bulutların dağılacağı anı mahpusta gün, çölde su, oruçta ekmek gibi bekliyoruz adeta,,
Salgınsız günlerimizde, oyunlar oynardık, şarkılar söylerdik, gezer-tozar idik, işe gidip-gelir idik, ekmek parası kazanmaya çalışır idik,,,,,,
Corona virüsü, çok tehlikeli olmasını, yayılımını çok hızlı bir şekilde gerçekleştirmesine ve vücut organlarımızda bıraktığı çok ağır tahribatlara borçludur,, Durum böyle olunca bilim adamları önderliğinde, virüsten korunma yöntemlerine ilişkin bir rapor hazırlanmış, nota verilmiştir,, Bu raporda, virüsün yayılımını önlemek ve engellemek için , sosyal mesafe, kişisel yalıtım ve izolasyon, koruyucu kıyafetler, maske ve gözlük, eldiven, dezenfektif temizlik gibi korunma yöntemleri açıklanmıştır,,
Bizler yaşamımızı devam ettirir iken birbirimizin yüzlerine bakar, birbirimiz ile göz göze gelir, aşık olur , aşk yaşardık,, Yüzümüz bizim ruhani kimliğimizi ön plana çıkaran adeta seceremizi ortaya döken bir ayna gibi idi,, Şimdi ise corona salgının tam ortasında birbirimizin yüzünü dahi göremiyoruz, maske takıyoruz,, Maske,,,,,,
Hatırlayınız izlediğiniz salgın temalı filmleri,, Bu türden filmleri izlerken oluşturulan bulutlu, sisli, karanlık , güvensiz ortam ambiyanslarını,, Ne garip dimi, çağımız bilim ve teknoloji olmasına rağmen kasvetli bir salgının tam da ortasındayız, güneşi ne zaman göreceğimizi bekliyoruz,, Elbette , güneşli günler göreceğiz, motorları maviliklere süreceğiz, Edip’in de dediği,söylediği gibi,,
Sokağa çıkma yasağının olmadığı zamanlarda, gerek iş için gerekse de ihtiyaçlarımızı gidermek için dışarı çıktığımızda, tıpkı kendimiz gibi maskeli insanlar görüyoruz,, Maskesini takmış, kendini güvende hisseden insanlar,, Hele bayanlar yok mu zaten sahip oldukları muhteşem özgüvenlerinin üzerine bir de maske takıp nasıl da fevkalade bir özgüvenle salına salına yürüyorlar,, Durum böyle olunca ben insanların aynası olan yüzlerini göremiyorum,, Gördüğüm tek şey maskeli suretler ve maskelerin gölgesi altında puslu ve endişe verici bir yaşam,,
Umutsuzluk bizim lügatımızda yok elbet ama bundan belki yüzyıl sonra, salgından geriye bıraktıklarımız , yüzyıl sonrasında yaşayacaklar için dehşet verici bir salgın filmi edası ile onların gözlerine çarpacak; Tüm dünyada anlamsız ve şuursuzca yürüyen maskeli suretler,,
